Bebeklerde Süt Alerjisi

  • Eki 05, 2021
Bebeklerde Süt Alerjisi

Belirtiler Nelerdir?

Bebeğin yaşına ve alerjinin şiddetine göre belirtiler değişebilse de genellikle ilk 6 ayda belirtiler kendini gösterir:

  •  Aşırı ağlama ve ciddi gaz sancısı
  • Beslenme sonrası kusma ve buna bağlı olarak kilo alamama
  • Düzensiz dışkılama ve kabızlık
  • Deride dökülme ve kızarıklık
  • Öksürük, burun tıkanıklığı
  • Bronşit atakları


İnek sütü alerjisi kendini, ağlama, ishal, kolik, kusma, huzursuzluk, solunum ve uyku problemleriyle gösterir. Ancak bu olgular bebeklik döneminde birçok farklı hastalık nedeniyle görülebilir. Bu sebeple bebek, inek sütünü içtikten sonra bu tür semptomlar ortaya çıkıyorsa bir alerji varlığından şüphelenmek gerekir. İnek sütü alerjisinin gösterdiği belirtileri genel, sindirim ve solunum sistemi sorunları ve cilt problemleri olarak ayrılabilir.

  •  Genel belirtiler: Sürekli ağlama, kilo alamama huzursuzluk
  • Sindirim sistemiyle ilgili belirtiler: İshal, kusma, kabızlık, kakada kan, gaz ağrısı, mide sorunları
  • Ciltle ilgili belirtiler: Döküntü, kızarıklık, kaşıntı, yüzün göz, dudak gibi bazı bölgelerinde şişme, egzama
  • Solunum sistemiyle ilgili belirtiler: Burun akıntısı, nefes darlığı, hapşırma, öksürme, hırıltı


Peki, İnek Sütü Alerjisi Neden Olur?

Süt içerisinde bulunan iki proteini (whey ve kazein) bağışıklık sistemi yabancı madde olarak algılayabilir ve bu da reaksiyon göstermesine neden olur. Bu tepkimenin ortaya çıkma sebebi ise bebeklerin sindirim sistemlerinin henüz tam gelişmemiş olmasıdır. Bu aynı zamanda bebeklerin büyüdükçe alerjik reaksiyonlarının azalacağı anlamına gelmektedir.

Bebeklerde Süt Alerjisi Tanısı

  •  Deri testi: Her yaşta yapılabilir, güvenilirlik oranı oldukça yüksektir.
  • Kan testi: Kanda inek sütüne özgü antikorların tespit edilmesi yöntemidir.
  • Eliminasyon diyeti: İnek sütü içeren gıdalar bebeğe verilmez ve alerji belirtilerinin kaybolması beklenir. Belirtilerin geçmesiyle inek sütü tekrar verilir. Belirtiler yeniden ortaya çıkıyorsa inek sütü alerjisi tanısı konulacaktır.


Türleri

 Bebeklerde inek sütü alerjisinin 3 tipi vardır. Tip 1, tip 2 ve tip 1 ile tip 2’nin birlikte olduğu mix tip.


  • Tip 1: Alerjik belirtiler daha ciddi olur. İlk 2 saat içinde belirti verir.
  • Tip 2 ve mix tip: 2 saatten daha sonra belirtiler görülür ve zaman içinde kendiliğinden düzelme şansı genellikle daha yüksektir.


Tedavi Nedir?

İnek sütü alerjisinin tek tedavi yöntemi, süt ve sütten yapılmış gıdalar ile beslenilmemesidir. Anne sütü ile beslenen bebeklerde annenin tükettiği süt ve süt ürünleri de emzirme ile bebeğe geçer ve alerjiye neden olur. Ancak anne sütü ile beslenmeye devam edilmelidir. Bu süreçte annenin beslenmesinden süt ve süt ürünlerinin tamamen çıkarılması gerekmektedir. Ek olarak, alerji ortadan kalkana dek bebeğe ilaç tedavisi de uygulanabilmektedir. İnek sütü alerjisi bebeğin büyümesiyle birlikte hafiflemeye başlar. Hastaların yaklaşık yarısında 1 yaşında, dörtte üçünde 3 yaşında, neredeyse %90’ında da 6 yaşında tolerans gelişir. Ancak ailede alerjik hastalık geçmişi mevcutsa, inek sütü slgE çok yüksekse ve bebeğin beslenmesinde gerekli düzenlemeler yapılmadıysa, alerjik reaksiyonların yok olma süresi uzama eğiliminde olacaktır. Daha önce belirttiğimiz gibi inek sütü alerjisinin kesin bir tedavisi yoktur. Süt içmemek ve büyümeyle birlikte alerjinin geçmesini beklemek gerekir. Ancak nadir de olsa denenen bazı tedaviler vardır. Bunlardan biri oral immünoterapidir. Çocuğun alerjisi okul çağına geldiğinde hala düzelmediyse bu tedavi değerlendirilebilir. Tedavinin amacı çocuğu inek sütüne karşı desensitize (besine alıştırma) etmektir. Küçük dozlarla düzenli olarak çocuğa ağızdan inek sütü alerjenleri verilir. İnek sütüne karşı kalıcı tolerans oluşturmak amaçlanır. Bu tedavi çocuk immünoloji ve alerji hastalıkları uzmanı tarafından uygulanır.

İlaç Tedavisi

İnek sütü alerjisinin ilaç tedavisi yoktur. Ancak inek sütüne karşı verilen alerjik tepkimeler ilaç tedavisi ile giderilebilir. Kaşıntı ilaçları, cilt kremleri, nemlendiriciler kullanılabilir. Hırıltılı solunum için nefes açıcı ilaçlar, anafilaksi tablosu için adrenalin oto-enjektör kullanılabilir.

Epinefrin (Adrenalin) Oto-enjektör Nedir?

İnek sütü alerjisi olan çocukların epinefrin oto-enjektör bulundurmaları faydalı olabilir. Bunun gerekli olup olmadığını çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı aileyle paylaşacaktır. Süt alerjisi olan bir çocuk yanlışlıkla süt içtiyse ve ciddi alerjik tepkimeler ortaya çıktıysa (anafilaksi tablosu) adrenalin yapılması gerekebilir. Bu enjeksiyon çocuğun bacağının sağ tarafından ve dizden 4-5 parmak yukarıdan yapılır.

Laktoz İntoleransı ve İnek Sütü Alerjisini Birbirine Karıştırmayın

Laktoz intoleransı ve inek sütü alerjisi verdikleri ortak semptomlar nedeniyle birbirine karıştırılabilir. Ancak bunlar farklı sağlık sorunlarıdır ve vücuda olan etkileri de farklılık gösterir. İnek sütü alerjisi adından da anlaşılacağı gibi alerjik bir hastalıktır. Bunun bir sonucu olarak da vücuda süt girişi olduktan sonra ciltte ve solunum yolunda çeşitli reaksiyonlar ortaya çıkar. Laktoz intoleransı sütün içinde bulunan laktoz adı verilen maddenin vücut tarafından sindirilememesidir. Bunun sonucunda da inek sütü alerjisindeki gibi gaz sancısı, karın ağrısı ve ishal tablosu ortaya çıkabilir. Ancak alerjik bir durum söz konusu olmadığı için inek sütündeki gibi kızarıklık, hırıltı vd. gibi alerjik reaksiyonlar ortaya çıkmaz. Ailelerin bu iki durumu birbirinden ayırt etmesi zor olabilir. Uzman çocuk hekimi hasta öyküsü, fiziksel muayene ve alerji testiyle nihai tanıyı koyar. Tedaviye başlar. Gerekli durumlarda hasta, çocuk alerjisi yan dal uzmanına yönlendirilir.

Bebeğimin inek sütüne alerji var ve anne sütü de veremiyorum. Beslenmesi nasıl olmalı?

Böyle bir durumla karşılaşılması durumda, formül mamalara başvurulabilir. Hidrolize mamalar sütten yapılmaktadır. Bu mamalarda sütteki proteinler enzimler yardımıyla parçalara ayrılır ve alerjisi olan bebekler için zararsız hale gelir. Daha az alerjen olan amino asit bazlı formül mamalar ise sütten yapılmaz. Proteinlerin yapı taşları olan amino asitlerden elde edilir. Bu tür mamaların bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde geliştirildiği bilinmektedir.